7 Ocak 2016 Perşembe
Bir Avuç "MUTLULUK"
Dünyada yaşayan 6 milyar insan 6 milyar farklı ruh... Herkesin farklı bir hikayesi, farklı yaşam tarzı, hayata farklı bir bakış açısı var. Herkes şu an mutlu mu? Tabii ki de böyle bir şey mümkün değil. Mutluluk, herkese göre değişen bir şey bence. Kimi ufacık şeyden mutlu olur, kimi pahalı şeylerle, kimi bir kişinin varlığıyla, kimi hobileriyle. Elbette hepimizin sorunları da var, ama hayat mutlu olabileceğimiz mutlaka bir şey sunar bize.
Kahraman Tazeoğlu demiş ki: "Mutlu olmak her şeye sahip olmak değil, sahip olduğun kadarını her şey yapabilmektir. Ne kadar doğru bir söz, şükretmeyi bilmek,öğrenmek gerek. Mutlaka hepimiz sürekli mutsuz olduğumuzu düşündüğümüz bir dönem geçirmişizdir. Her şeyin sanki ters gittiği,hiç bir şeyin zevk vermediğini düşündüğümüz bir dönem. İşte ben de bir kaç gün önce öyle bir ruh halindeydim. Ve inanın boşlukta iseniz böyle bir ruh haline bürünüyorsunuz. Dünyamız, düşüncelerimiz hatta belki konuştuğumuz dil bile farklı ama ruh hali aynı olabiliyor, inanın. Bu boşluk döneminde biz kadınlar daha da çabuk ruhsal çöküntüye girebiliyoruz. Herkesten, herşeyden boğulduğumu düşünüyordum, sanki bu hayatta benden başka herkes mutlu bir tek benim sorunlarım var ve bir ben hayattan zevk alamıyorum. Halbuki ne kadar yanlış değil mi?
İnsanız işte ruh halimiz asla birbirine uymuyor, kendimi eve kapattım, ağladım, kimseyi görmek istemedim,mutsuz hissettikçe daha da hiç bir şey yapmaz oldum. Sonra bir gün düşündüm,böyle ağlayıp, kendini eve kapatıp hayatı zindan ettikçe ne düzeliyor? Cevap basit, hiç bir şey. Kendine daha çok zarar vermekten ve kendini mutsuzluğa itmekten başka hiç bir işe yaramıyor. " Kalk" dedim kendime önce şükret ve sonra kendini mutlu edecek bir şeyler yap. Ne olursa ama.
Kalktım, giyindim, dışarı attım kendimi. Yürürken çiçek satan bir amca gördüm, gülleri çok seviyordum. İlla birinin almasını beklemek zorunda mıydım? Hayır tabii ki ve kendime tek bir gül aldım. Belki saçma, belki komik ama o an ben mutlu oldum mu? Gerisi mühim değil. Başkaları ne düşünür diye yaşamaktan, hayatı ve mutluluğu kaçıyoruz. Bu dünyaya bir kere geldik, o an ne mutlu ediyorsa seni onu yapmak gerekir.
Ve anladım ki insan kendi kendini mutlu edebiliyormuş. "Ben mutsuzum, her şey çok kötü, kimse beni anlamıyor" vs. gibi cümlelere sığınıp, karalar bağlayarak hiç bir şey çözülmüyormuş. Hep diyorum ya insanız asla bir anımız diğerini tutmaz tabii ki, ama bu durumu çok net yaşayan biri olarak söyleyebilirim ki"ölümden" başka her şeyin çaresi var, inanın. Ufacık şeylerle bile mutlu olabilirsiniz, şikayet etmek yerine çözüm arayın yeter ki.
Ve bencillik derecesinde olmadığı sürece önce kendinizi utlu edin, siz mutlu olmazsanız başkalarına faydasız da olmaz.
Son olarak bu yazımı okuyan sevgili okurum, bugün kendin için bir şey yap, hiç bir şey aklına gelmiyorsa, sana tavsiye, Pharrell Williams- Happy şarkısını aç dinle, hatta mümkünse dans et. Gerçekten iyi geliyor, hayat karalar bağlamak için çok kısa çünkü.
Sevgiyle ve mutlulukla kalmanız dileği ile,
DUYGU ERGOVAN
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)